İsrail terör örgütünün tarihin gördüğü en büyük soykırımı hepimizi kahrediyor. “Hepimizi” dediğim, bu memlekette yaşayan herkesi değil tabii… Bizimle aynı hassasiyetleri paylaşanları… Ne yazık ki İsrail terör örgütünün soykırımına adeta sevinenleri görüyoruz. Bu güruh, soykırımın başladığı günlerde “Bize ne Araplardan!”, “Zamanında topraklarını satmasaydılar!”, “Başlarına geleni hak ettiler!” yollu sataşmalarla, iftiralarla rengini iyice belli ediyordu. Sonra sonra… Batı’nın halkları soykırıma tepki göstermeye başlayınca… Tepkilerin dozu her geçen gün artınca ve bu tepkiler zaman içinde “İnsanlığın İsyanı”na dönüşünce… Baktılar ki öyle olmuyor… Söylem ayarına gittiler… Bu sefer de, bizim gibi hassasiyet sahibi insanlarla “Madem çok dert ediyorsun, ne duruyorsun, gitsene savaşmaya!” yollu sataşmalarla dalga geçmeye başladılar… İslam dünyasının bizi kahreden etkisizliğini, kınamadan öteye geçemez hallerini “alay konusu” haline getirdiler. Getiriyorlar… Biz bunlara üzülüyoruz, birileri seviniyor… Bu her hallerinden belli. Sataşmalar dışında konuya girmemelerinden belli.     Ne yazık ki efendim; böyle yapanların, böyle düşünenlerin sayısı hiç de az değil. Kabul edilebilir oranların çok üzerinde bir kitleyi oluşturuyor bunlar! Bu, MANEVİ VATAN’ın zeminin kaymasıyla ilgili bir durum aslında. Eğitimi, kültürü, aileyi bu kadar ihmal edersen… Gör başına neler gelir! * Bizde ve İslam Dünyası denilenin genelinde durumlar böyle. “Şark toplumları” diyelim… Hayli sıkıntılı durumlarda. “Garp’daki gelişmeler ise bambaşka. Umut verici. Gazze’ye umut taşıyan ve bundan dolayı İsrail terör örgütü ile yandaşlarının saldırılarına uğrayan Sumud Filosu’ndan yansıyan görüntüler… “Batıdan doğan güneşi” anlatıyor. Batı’nın birçok ünlü şehrinde büyük “Soykırım Karşıtı” gösteriler yapılıyor. Yüzbinler, milyonlar meydanlar bir araya geliyor, GAZZE’ye sahip çıkıyor. Siyonistler, gittikleri yerlerden kovuluyor! İsrail Terör Örgütü’nün soykırımı, uyuyan vicdanları uyandırıyor. Uzun yıllar boyunca Müslümanları “birer terörist” olarak damgalamak isteyen Siyonist propaganda unsurlarının etkisinde kalan batılılar şimdilerde uyanıyor. Gerçeklerin farkına varıyor. Gazzelilerin bütün dünyaya verdiği insanlık dersinden etkilenen batılıların sayısı hızla artıyor. Onları bu kadar asil, bu kadar cesur kılan inancı merak ediyorlar. Bundan dolayı da Kuran-ı Kerim’i okumaya, anlamaya çalışıyorlar… İslâm’ın bugünkü Müslümanların çoğunun uzağında kaldığı güzelliklerini keşfediyorlar. Bu durum bizi sevindirir ve ümitlendirirken… Batı’nın ve Doğu’nun İslam Düşmanı çevrelerinde büyük endişelere yol açıyor… Mutlaka fark etmişsinizdir; İslam’a “atadan miras” olarak inananlar, geleneksel Müslümanlık anlayışına sahip olanlar ile araştırarak Müslüman olanlar arasında ikinciler lehine önemli farklar var. Batının, doğunun İslam’dan uzak yaşatılmış insanları, Kuran-ı Kerim’le, Hz. Peygamber’in (S.A.V.) sünnetiyle tanıştıklarında etkileniyor ve Müslüman’a yakışır haller içinde olmaya çok daha fazla özen gösteriyorlar. İnsanoğlu mirasın kıymetini pek bilmez, kendi çabasıyla sahip olduklarının ise üzerlerine titrer… Miras kalanı har vurup harman savurur da, emeğinin karşılığı olana sahip çıkar. İnanç meselesi de böyle; tahkiki iman taklidi imandan çok daha kıymetli. Şimdilerde… Terör Örgütü İsrail’in soykırımına isyan eden milyarlar İslam’la tanışıyor… Güneş batıdan doğuyor… Şükürler olsun.