Serdar ARSEVEN
Köşe Yazarı
Serdar ARSEVEN
 

Rafa kalkmadı ama!

Bu memlekette bazı işler bir türlü yoluna girmiyor. İktidar önde gelenlerinin birçok konuşması bizim düşüncelerimiz ve tespitlerimizle örtüşüyor ama… İş icraata gelince… Olmuyor! Son misal, 12 yıl mecburi eğitim meselesi… Bu konuya dair nice konuşma yaptık, nice yazı kaleme aldık, sosyal medyayı dalgalandırdık… Amma velâkin “birkaç ümit verici açıklama”nın dışında bir yere varamadık. Sayın Bakan Yusuf Tekin, bazı konuşmalarında “12 yıl mecburi eğitimde bir takım düzenlemeler yapılacağını” söylemişti. Zaman vermemişti ama kamuoyu “Bu işin eli kulağında.” demeye başlamıştı. Kulislere yansıyanlar, şimdilik “seçmeli” olarak bir yıllık “indirime” işaret ediyordu.   Biz de “Yetmez ama evet!” diyerek destek vermiştik söylenenlere ve kulislere yansıyanlara… Ne var ki bir şeyler oldu. Ve, bu işte frene basıldı. Sayın Tekin’in sonuya ilişkin son açıklamasında, 12 yıllık eğitimin “çağa uygun” olmadığını söyledi yine… “Bizde 12 yılık zorunlu eğitimi bitirme yaşı 18/19 civarı. Bir yıl üniversiteye gitmediğini farz edelim. Gençlerin büyük kısmı artık bir daha sınava giriyor. Bu bir yıl bekledim, oldu 20. Bir lisans programına gitti, oldu 24. Bitirdi, işe girdi, ortalama 26 yaş. Bunları düşündüğünüzde, bu gizli işsizlik filan gibi şeyleri de ele aldığınızda, bunu bir tartışmak, konuşmak lazım.” dedi. Dedi ama… Sonrasında söyledikleri? “Zorunlu eğitimin süresine ilişkin çalışma rafa kalkmadı?” Kalkmadı ama… Topu birkaç yıl ötesine attı: “Birkaç yıl sonra bu hazırlıklar bittiğinde, konu paydaşlarla tartışılır, istişare edilir sonra karar verilebilir. Bunların hepsini konuşurken ‘Bugün karar alıyoruz, yarın uygulanacak’ gibi bir durum yok. Ama şu an bu konu aceleye getirilecek bir konu değil.” Konuyu anladık efendim. Birkaç yıl sonra hazırlıklar bittiğinde… En az iki sene dersek hazırlıkların bitme faslına… Ardından konu paydaşlarla tartışıldığında… İstişare edildiğinde… Sıra, 12 yıl mecburi eğitimin süresine gelecek… En iyi ihtimalle 3 sene sonra… Yani… 20028-2029’da… Seçimlerden sonra… * Bir yanda bunlar var… Diğer yanda da başta Sayın Cumhurbaşkanı ve Sayın Aile Bakanı olmak üzere, yetkililerin nüfus artış hızının çakılmasından, gençlerin evlenmeyi geciktirmesinden, AİLE meselesine dair bildik sıkıntılardan şikâyetleri… Anadolu’nun neresine giderseniz gidin… Hangi sağduyulu eğitimciyle konuşursanız konuşun… Aynı tabloyu, aynı değerlendirmeleri görüyorsunuz: Aile meselemize dair sıkıntılarda da, sokaktaki gerilimler ve kavgalarda da, evliliklerin geciktirilmesinde de, nüfus artış hızının dibe çakılmasında da, piyasada usta ve kalfa sıkıntısı çekilmesinde de… Mecburi eğitimin 12 yıl olmasının büyük payının olduğu söylenecektir size… İlgili sivil toplum örgütlerinin, mesela Memur Sen’e bağlı Eğitim Bir-Sen’in çalışmalarından çıkan sonuçlar da, 12 yıl mecburi eğitim meselesinde bir an evvel düzenleme yapılmasının önemini göstermektedir.     Böyle olmaktadır ama… Bazı “hayati” konularda adım atılmak istendiği zaman araya bazı engeller girmektedir. Bunlara gören çok sayıda okuyucumuz da bize “Bırak artık bu işlerin peşini, kimsenin aşamadığı engeller var demek ki” telkininde bulunmaktadır. Merhum Fuzuli gibi fuzuli mi konuşuyorum acaba? “SöyIesem tesiri yok, sussam gönüI râzı değiI!”
Ekleme Tarihi: 10 Aralık 2025 -Çarşamba

Rafa kalkmadı ama!

Bu memlekette bazı işler bir türlü yoluna girmiyor.

İktidar önde gelenlerinin birçok konuşması bizim düşüncelerimiz ve tespitlerimizle örtüşüyor ama…

İş icraata gelince…

Olmuyor!

Son misal, 12 yıl mecburi eğitim meselesi…

Bu konuya dair nice konuşma yaptık, nice yazı kaleme aldık, sosyal medyayı dalgalandırdık…

Amma velâkin “birkaç ümit verici açıklama”nın dışında bir yere varamadık.

Sayın Bakan Yusuf Tekin, bazı konuşmalarında “12 yıl mecburi eğitimde bir takım düzenlemeler yapılacağını” söylemişti.

Zaman vermemişti ama kamuoyu “Bu işin eli kulağında.” demeye başlamıştı.

Kulislere yansıyanlar, şimdilik “seçmeli” olarak bir yıllık “indirime” işaret ediyordu.

 

Biz de “Yetmez ama evet!” diyerek destek vermiştik söylenenlere ve kulislere yansıyanlara…

Ne var ki bir şeyler oldu.

Ve, bu işte frene basıldı.

Sayın Tekin’in sonuya ilişkin son açıklamasında, 12 yıllık eğitimin “çağa uygun” olmadığını söyledi yine…

“Bizde 12 yılık zorunlu eğitimi bitirme yaşı 18/19 civarı. Bir yıl üniversiteye gitmediğini farz edelim. Gençlerin büyük kısmı artık bir daha sınava giriyor. Bu bir yıl bekledim, oldu 20. Bir lisans programına gitti, oldu 24. Bitirdi, işe girdi, ortalama 26 yaş. Bunları düşündüğünüzde, bu gizli işsizlik filan gibi şeyleri de ele aldığınızda, bunu bir tartışmak, konuşmak lazım.” dedi.

Dedi ama…

Sonrasında söyledikleri?

“Zorunlu eğitimin süresine ilişkin çalışma rafa kalkmadı?”

Kalkmadı ama…

Topu birkaç yıl ötesine attı:

“Birkaç yıl sonra bu hazırlıklar bittiğinde, konu paydaşlarla tartışılır, istişare edilir sonra karar verilebilir. Bunların hepsini konuşurken ‘Bugün karar alıyoruz, yarın uygulanacak’ gibi bir durum yok. Ama şu an bu konu aceleye getirilecek bir konu değil.”

Konuyu anladık efendim.

Birkaç yıl sonra hazırlıklar bittiğinde…

En az iki sene dersek hazırlıkların bitme faslına…

Ardından konu paydaşlarla tartışıldığında…

İstişare edildiğinde…

Sıra, 12 yıl mecburi eğitimin süresine gelecek…

En iyi ihtimalle 3 sene sonra…

Yani…

20028-2029’da…

Seçimlerden sonra…

*

Bir yanda bunlar var…

Diğer yanda da başta Sayın Cumhurbaşkanı ve Sayın Aile Bakanı olmak üzere, yetkililerin nüfus artış hızının çakılmasından, gençlerin evlenmeyi geciktirmesinden, AİLE meselesine dair bildik sıkıntılardan şikâyetleri…

Anadolu’nun neresine giderseniz gidin…

Hangi sağduyulu eğitimciyle konuşursanız konuşun…

Aynı tabloyu, aynı değerlendirmeleri görüyorsunuz:

Aile meselemize dair sıkıntılarda da, sokaktaki gerilimler ve kavgalarda da, evliliklerin geciktirilmesinde de, nüfus artış hızının dibe çakılmasında da, piyasada usta ve kalfa sıkıntısı çekilmesinde de…

Mecburi eğitimin 12 yıl olmasının büyük payının olduğu söylenecektir size…

İlgili sivil toplum örgütlerinin, mesela Memur Sen’e bağlı Eğitim Bir-Sen’in çalışmalarından çıkan sonuçlar da, 12 yıl mecburi eğitim meselesinde bir an evvel düzenleme yapılmasının önemini göstermektedir.

 
 

Böyle olmaktadır ama…

Bazı “hayati” konularda adım atılmak istendiği zaman araya bazı engeller girmektedir.

Bunlara gören çok sayıda okuyucumuz da bize “Bırak artık bu işlerin peşini, kimsenin aşamadığı engeller var demek ki” telkininde bulunmaktadır.

Merhum Fuzuli gibi fuzuli mi konuşuyorum acaba?

“SöyIesem tesiri yok, sussam gönüI râzı değiI!”

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve 24saathaber.tr sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.
timbir - birlik haber ajansi