Kassam, Genelkurmay Başkanı’nı ve cephede şehadete yürüyen seçkin komutanları uğurluyor

Dünya (24SaatHaber) - 24 SAAT HABER | 29.12.2025 - 21:14, Güncelleme: 29.12.2025 - 21:14 33 kez okundu.
 

Kassam, Genelkurmay Başkanı’nı ve cephede şehadete yürüyen seçkin komutanları uğurluyor

İslami Direniş Hareketi Hamas’ın askerî kanadı olan Şehid İzzeddin el-Kassam Tugayları, cephede ve komuta–kontrol merkezlerinde görev başındayken şehadete eren, büyük komutan Şehid Mücahid Muhammed Sinvar “Ebu İbrahim”i, Kassam Tugayları Genelkurmay Başkanı olarak ve onunla birlikte şehadete ulaşan seçkin komutanlar ile Mücahidleri yücelik makamına uğurladı. Onlar, hiçbir yorgunluk ve bıkkınlık göstermeden cihadî görevlerini yerine getirirken şehadete yürüdüler.

Kassam’ın askerî sözcüsü “Ebu Ubeyde”, yayımlanan görüntülü konuşmasında şunları söyledi: “Büyük bir gurur ve onurla; Kassam Tugayları Genelkurmay Başkanı, büyük komutan, Şehid Mücahid Muhammed Sinvar ‘Ebu İbrahim’i uğurluyoruz. O, büyük bir öncünün ardından gelen en hayırlı halef, seçkin bir askerî aklın sahibiydi. Ümmetin büyük Şehidi Ebu Halid ed-Dayf’ın ardından, son derece zor bir dönemde Kassam Tugayları’na liderlik etti.” Ebu Ubeyde konuşmasının devamında şunları ekledi: “Ayrıca Refah Tugayı Komutanı Muhammed Şebane ‘Ebu Enes’i, komutan Yahya Sinvar ‘Ebu İbrahim’ ile birlikte ve bir grup komutan ve Mücahid kardeşiyle şehadete ermesini; Büyük komutan Hikmet el-İsa ‘Ebu Ömer’i, eğitim birimi, askerî enstitüler ve harp okulları heyeti ile savaş silahları birimindeki önemli rollerini; Yine İmalat Birimi Komutanı ve eski Operasyonlar Komutanı, büyük âlim ve Mücahid Raid Saad ‘Ebu Muaz’ı rahmetle anıyoruz.” Sözcü şöyle devam etti: “Bu makamda dururken, güçlü sesi, samimi sözleri ve beklenen müjdeleriyle milyonların gönlünde yer etmiş, kırmızı kefiyesiyle dünyadaki tüm özgürlerin sembolü hâline gelmiş, büyük Şehid Komutan, Kassam Tugayları’nın sesi ‘Ebu Ubeyde’ye karşısında saygıyla durmamak mümkün değildir.”   “Ümmetimize ve halkımıza, yirmi yıl boyunca düşmanları öfkelendiren, müminlerin yüreğini ferahlatan; Allah’a en güzel hâl üzere kavuşan büyük komutan Huzeyfe Samir Abdullah el-Kahlut ‘Ebu İbrahim’i uğurluyoruz. Allah’ın onun adını âlemlerde yüceltmesi ve yeryüzünde kabul görmesini sağlaması, Allah’a sadakatin en açık delilidir. Kassam’ın medya sistemini büyük bir yetkinlikle yönetti; dostun da düşmanın da şahit olduğu onurlu bir performansı kardeşleriyle birlikte ortaya koydu; Aksa Tufanı’nın gelişmelerini ve Gazze mücahidlerinin kahramanlıklarını dünyaya en güzel biçimde aktardı.” Askerî sözcü, 7 Ekim’in zulme, baskıya, kuşatmaya ve halkımıza ve Mescid-i Aksa’ya yönelik tüm saldırı biçimlerine karşı gür bir patlama olduğunu vurguladı; tüm kırmızı çizgilerin aşıldığını, tüm uyarıların yok sayıldığını ve tüm anlaşmaların ayaklar altına alındığını ifade etti. “Halkımız kendini savunmaktadır. İşgal sürdüğü müddetçe silahını bırakmayacaktır. Tırnaklarıyla da olsa direnmeye devam edecektir. Refah ve onun yiğit evlatları, teslimiyete karşı şehadeti tercih edenlerin en açık delilidir.” Ebu Ubeyde, işgalin Mescid-i Aksa’ya, Batı Şeria’ya ve esirlere yönelik saldırılarının giderek arttığını; Aksa’nın kutsiyetinin ihlal edilmesi, Batı Şeria’daki kamplarda halkın zorla yerinden edilmesi, yerleşimcilerin sokaklardaki terörü, ilhak projelerinin tamamlanma çabaları, esirlere yönelik vahşi saldırılar ve idamlarını yasallaştıran kanunların, halkımızın mutlaka karşı koymasını gerektiren gelişmeler olduğunu belirtti. Ümmete seslenerek şöyle dedi: “Gazze’ye yardım edin. Top sesleri azalmış olsa da Gazze hâlâ ağır bir acı yaşamaktadır. Gücünüz varken onu rahatlatmak ve acısını hafifletmek sizin görevinizdir. Soykırıma uğrarken terk edilen bu halka sunulabilecek en asgari vefa budur.” İşgalin çözülme sürecinin başladığını, “sekizinci on yılın laneti”nin onun üzerine çöktüğünü ve gelecekteki bir savaşın temellerini sarsıp yapısını aşındıracağını söyleyen Ebu Ubeyde, bunun yaklaşan sonun işaretleri olduğunu ifade etti. Çocukların, kadınların ve sivillerin dökülen kanlarının; geçim kaynaklarının yok edilmesinin işgali takip etmeye devam edeceğini; artan yalnızlığı ve destek kaybının sona yaklaşıldığını gösterdiğini vurguladı. Konuşmasını, “Yemen’den, Lübnan’dan, Irak’tan, İran’dan, Ürdün’den ve diğer ülkelerden ümmetimizin kahramanlarını; halkımızı çeşitli platformlarda destekleyen, yürüyüşler, etkinlikler ve özgürlük filoları düzenleyen herkesi” selamlayarak tamamladı.
İslami Direniş Hareketi Hamas’ın askerî kanadı olan Şehid İzzeddin el-Kassam Tugayları, cephede ve komuta–kontrol merkezlerinde görev başındayken şehadete eren, büyük komutan Şehid Mücahid Muhammed Sinvar “Ebu İbrahim”i, Kassam Tugayları Genelkurmay Başkanı olarak ve onunla birlikte şehadete ulaşan seçkin komutanlar ile Mücahidleri yücelik makamına uğurladı. Onlar, hiçbir yorgunluk ve bıkkınlık göstermeden cihadî görevlerini yerine getirirken şehadete yürüdüler.

Kassam’ın askerî sözcüsü “Ebu Ubeyde”, yayımlanan görüntülü konuşmasında şunları söyledi:

“Büyük bir gurur ve onurla; Kassam Tugayları Genelkurmay Başkanı, büyük komutan, Şehid Mücahid Muhammed Sinvar ‘Ebu İbrahim’i uğurluyoruz. O, büyük bir öncünün ardından gelen en hayırlı halef, seçkin bir askerî aklın sahibiydi. Ümmetin büyük Şehidi Ebu Halid ed-Dayf’ın ardından, son derece zor bir dönemde Kassam Tugayları’na liderlik etti.”

Ebu Ubeyde konuşmasının devamında şunları ekledi:

“Ayrıca Refah Tugayı Komutanı Muhammed Şebane ‘Ebu Enes’i, komutan Yahya Sinvar ‘Ebu İbrahim’ ile birlikte ve bir grup komutan ve Mücahid kardeşiyle şehadete ermesini; Büyük komutan Hikmet el-İsa ‘Ebu Ömer’i, eğitim birimi, askerî enstitüler ve harp okulları heyeti ile savaş silahları birimindeki önemli rollerini; Yine İmalat Birimi Komutanı ve eski Operasyonlar Komutanı, büyük âlim ve Mücahid Raid Saad ‘Ebu Muaz’ı rahmetle anıyoruz.”

Sözcü şöyle devam etti:

“Bu makamda dururken, güçlü sesi, samimi sözleri ve beklenen müjdeleriyle milyonların gönlünde yer etmiş, kırmızı kefiyesiyle dünyadaki tüm özgürlerin sembolü hâline gelmiş, büyük Şehid Komutan, Kassam Tugayları’nın sesi ‘Ebu Ubeyde’ye karşısında saygıyla durmamak mümkün değildir.”
 

“Ümmetimize ve halkımıza, yirmi yıl boyunca düşmanları öfkelendiren, müminlerin yüreğini ferahlatan; Allah’a en güzel hâl üzere kavuşan büyük komutan Huzeyfe Samir Abdullah el-Kahlut ‘Ebu İbrahim’i uğurluyoruz. Allah’ın onun adını âlemlerde yüceltmesi ve yeryüzünde kabul görmesini sağlaması, Allah’a sadakatin en açık delilidir. Kassam’ın medya sistemini büyük bir yetkinlikle yönetti; dostun da düşmanın da şahit olduğu onurlu bir performansı kardeşleriyle birlikte ortaya koydu; Aksa Tufanı’nın gelişmelerini ve Gazze mücahidlerinin kahramanlıklarını dünyaya en güzel biçimde aktardı.”

Askerî sözcü, 7 Ekim’in zulme, baskıya, kuşatmaya ve halkımıza ve Mescid-i Aksa’ya yönelik tüm saldırı biçimlerine karşı gür bir patlama olduğunu vurguladı; tüm kırmızı çizgilerin aşıldığını, tüm uyarıların yok sayıldığını ve tüm anlaşmaların ayaklar altına alındığını ifade etti.

“Halkımız kendini savunmaktadır. İşgal sürdüğü müddetçe silahını bırakmayacaktır. Tırnaklarıyla da olsa direnmeye devam edecektir. Refah ve onun yiğit evlatları, teslimiyete karşı şehadeti tercih edenlerin en açık delilidir.”

Ebu Ubeyde, işgalin Mescid-i Aksa’ya, Batı Şeria’ya ve esirlere yönelik saldırılarının giderek arttığını; Aksa’nın kutsiyetinin ihlal edilmesi, Batı Şeria’daki kamplarda halkın zorla yerinden edilmesi, yerleşimcilerin sokaklardaki terörü, ilhak projelerinin tamamlanma çabaları, esirlere yönelik vahşi saldırılar ve idamlarını yasallaştıran kanunların, halkımızın mutlaka karşı koymasını gerektiren gelişmeler olduğunu belirtti.

Ümmete seslenerek şöyle dedi:

“Gazze’ye yardım edin. Top sesleri azalmış olsa da Gazze hâlâ ağır bir acı yaşamaktadır. Gücünüz varken onu rahatlatmak ve acısını hafifletmek sizin görevinizdir. Soykırıma uğrarken terk edilen bu halka sunulabilecek en asgari vefa budur.”

İşgalin çözülme sürecinin başladığını, “sekizinci on yılın laneti”nin onun üzerine çöktüğünü ve gelecekteki bir savaşın temellerini sarsıp yapısını aşındıracağını söyleyen Ebu Ubeyde, bunun yaklaşan sonun işaretleri olduğunu ifade etti.

Çocukların, kadınların ve sivillerin dökülen kanlarının; geçim kaynaklarının yok edilmesinin işgali takip etmeye devam edeceğini; artan yalnızlığı ve destek kaybının sona yaklaşıldığını gösterdiğini vurguladı.

Konuşmasını, “Yemen’den, Lübnan’dan, Irak’tan, İran’dan, Ürdün’den ve diğer ülkelerden ümmetimizin kahramanlarını; halkımızı çeşitli platformlarda destekleyen, yürüyüşler, etkinlikler ve özgürlük filoları düzenleyen herkesi” selamlayarak tamamladı.

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve 24saathaber.tr sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.
timbir - birlik haber ajansi