Murat MARAP
Köşe Yazarı
Murat MARAP
 

Kelime-i Tevhid: Önce “Lâ” Demek

İslam’ın özü, omurgası ve varlık tasavvurunun merkezinde Kelime-i Tevhid yer alır: “Lâ ilâhe illallah.” Bu ifade, sadece bir söz değil; bir duruşun, bir reddiyenin ve ardından gelen mutlak teslimiyetin ilanıdır. Tevhid, çoğu zaman sadece “ALLAH vardır” demek gibi algılanır. Oysa Kelime-i Tevhid’in asıl gücü, ilk kelimesinde gizlidir: “Lâ…” Tevhid Önce Reddetmektir “Lâ”, inkârdır. “Lâ”, reddiyedir. “Lâ”, zihinsel ve kalbî bir kopuştur. İslam, insanı önce yanlıştan ayırır, sonra doğruya çağırır. Önce bâtılı yıkar, sonra hakkı inşa eder. İşte bu yüzden Kelime-i Tevhid, “illallah” ile değil, “lâ” ile başlar. “Lâ” demeden “illallah” demek, tevhidi eksik bırakır. Çünkü hakikatin kabulü, ancak sahte ilahların reddiyle mümkündür. Tağut Nedir? Kur’an’da geçen tağut, haddini aşan, ilahlık iddiasında bulunan ya da ilah gibi itaat edilen her şeydir. Bu bazen bir put, bazen bir ideoloji, bazen bir lider, bazen de insanın kendi nefsi olabilir. Tağut sadece taş ve topraktan yapılmış putlar değildir. Tağut; ALLAH’ın hükmünün yerine başka hükümler koyan, İnsanı ALLAH’tan koparan, Kulluğu parçalayarak başka mercilere dağıtan her şeydir. Bu nedenle tevhid, yalnızca “inanıyorum” demek değil; itaatin yönünü değiştirmektir. Putlar Sadece Geçmişte Kalmadı Bugünün putları, dününkülerden daha sessizdir. Konuşmazlar ama yönlendirirler. Heykelleri yoktur ama kalplerde taht kurarlar. Güç putu Para putu Makam putu Şöhret putu İdeoloji putu Lider putlaştırması Bunların her biri, insanı Allah’tan bağımsız bir teslimiyete çağırıyorsa, tevhidin “Lâ”sı bu noktada devreye girmelidir. Gerçek Tevhid Bedel İster Kelime-i Tevhid, bedelsiz bir söz değildir. “Lâ ilâhe” diyen kişi; Haksızlığa “hayır” demeyi, Zulme ortak olmamayı, Hakikati yalnız kalsa bile savunmayı göze almalıdır. Bu yüzden tarih boyunca tevhid ehli, rahat değil; rahatsız edici olmuştur. Çünkü tevhid, kurulu düzenleri sorgular, konfor alanlarını bozar ve sahte ilahlıkları yerle bir eder. “Lâ” Demeden Müslümanlık Olmaz İslam, pasif bir inanç değil; aktif bir şahitliktir. Müslüman, sadece secdede değil, hayatın her alanında “Lâ” ve “illallah” dengesini korumakla mükelleftir. Zulme “Lâ” Küfre “Lâ” Tağuta “Lâ” Nefsin ilahlığına “Lâ” Ve ardından: Adalete “illallah” Hakka “illallah” Tevhide “illallah” Tevhid Bir Cümle Değil, Bir Hayattır Kelime-i Tevhid, dudaklarda başlayıp hayatın tamamına yayılan bir şuurdur. Önce reddeder, sonra inşa eder. Önce yıkar, sonra diriltir. Bugün yeniden hatırlamamız gereken hakikat şudur: “Lâ” demekten korkanlar, “illallah”ı da eksik yaşar. Tevhid; cesaret ister, feraset ister ve samimiyet ister. Ve her şeyden önce, her çağda yeniden ‘Lâ’ diyebilmeyi…
Ekleme Tarihi: 19 Aralık 2025 -Cuma

Kelime-i Tevhid: Önce “Lâ” Demek

İslam’ın özü, omurgası ve varlık tasavvurunun merkezinde Kelime-i Tevhid yer alır:

“Lâ ilâhe illallah.”
Bu ifade, sadece bir söz değil; bir duruşun, bir reddiyenin ve ardından gelen mutlak teslimiyetin ilanıdır.

Tevhid, çoğu zaman sadece “ALLAH vardır” demek gibi algılanır. Oysa Kelime-i Tevhid’in asıl gücü, ilk kelimesinde gizlidir: “Lâ…”

Tevhid Önce Reddetmektir

“Lâ”, inkârdır.
“Lâ”, reddiyedir.
“Lâ”, zihinsel ve kalbî bir kopuştur.

İslam, insanı önce yanlıştan ayırır, sonra doğruya çağırır. Önce bâtılı yıkar, sonra hakkı inşa eder. İşte bu yüzden Kelime-i Tevhid, “illallah” ile değil, “lâ” ile başlar.

“Lâ” demeden “illallah” demek, tevhidi eksik bırakır. Çünkü hakikatin kabulü, ancak sahte ilahların reddiyle mümkündür.

Tağut Nedir?

Kur’an’da geçen tağut, haddini aşan, ilahlık iddiasında bulunan ya da ilah gibi itaat edilen her şeydir. Bu bazen bir put, bazen bir ideoloji, bazen bir lider, bazen de insanın kendi nefsi olabilir.

Tağut sadece taş ve topraktan yapılmış putlar değildir.
Tağut;

ALLAH’ın hükmünün yerine başka hükümler koyan,

İnsanı ALLAH’tan koparan,

Kulluğu parçalayarak başka mercilere dağıtan
her şeydir.


Bu nedenle tevhid, yalnızca “inanıyorum” demek değil; itaatin yönünü değiştirmektir.

Putlar Sadece Geçmişte Kalmadı

Bugünün putları, dününkülerden daha sessizdir.
Konuşmazlar ama yönlendirirler.
Heykelleri yoktur ama kalplerde taht kurarlar.

Güç putu

Para putu

Makam putu

Şöhret putu

İdeoloji putu

Lider putlaştırması


Bunların her biri, insanı Allah’tan bağımsız bir teslimiyete çağırıyorsa, tevhidin “Lâ”sı bu noktada devreye girmelidir.

Gerçek Tevhid Bedel İster

Kelime-i Tevhid, bedelsiz bir söz değildir.
“Lâ ilâhe” diyen kişi;

Haksızlığa “hayır” demeyi,

Zulme ortak olmamayı,

Hakikati yalnız kalsa bile savunmayı
göze almalıdır.


Bu yüzden tarih boyunca tevhid ehli, rahat değil; rahatsız edici olmuştur. Çünkü tevhid, kurulu düzenleri sorgular, konfor alanlarını bozar ve sahte ilahlıkları yerle bir eder.

“Lâ” Demeden Müslümanlık Olmaz

İslam, pasif bir inanç değil; aktif bir şahitliktir.
Müslüman, sadece secdede değil, hayatın her alanında “Lâ” ve “illallah” dengesini korumakla mükelleftir.

Zulme “Lâ”

Küfre “Lâ”

Tağuta “Lâ”

Nefsin ilahlığına “Lâ”


Ve ardından:

Adalete “illallah”

Hakka “illallah”

Tevhide “illallah”


Tevhid Bir Cümle Değil, Bir Hayattır

Kelime-i Tevhid, dudaklarda başlayıp hayatın tamamına yayılan bir şuurdur. Önce reddeder, sonra inşa eder. Önce yıkar, sonra diriltir.

Bugün yeniden hatırlamamız gereken hakikat şudur:
“Lâ” demekten korkanlar, “illallah”ı da eksik yaşar.

Tevhid; cesaret ister, feraset ister ve samimiyet ister.
Ve her şeyden önce, her çağda yeniden ‘Lâ’ diyebilmeyi…

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve 24saathaber.tr sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.
timbir - birlik haber ajansi